Kartal Avukat - Boşanma ve Ceza Hukukunda Sık Sorulan Sorular
logo

Kartal Avukat

Sık Sorulan Sorular

Sık Sorulan Sorular

Kartal Avukat

Sık Sorulan Sorular

Boşanma işlemleri, evlilik birliğinin sonlandırılması için gerçekleştirilir. Boşanma süreci genellikle avukatlar tarafından yürütülür ve ayrılık protokolü, mal paylaşımı, nafaka gibi konuları kapsar.
Kira sözleşmesi, tarafların anlaşması veya hukuki sebepler nedeniyle sonlandırılabilir. Kira sözleşmesinin feshi için önceden belirlenmiş süreler dikkate alınmalıdır.
Trafik kazası sonrası, kaza yeri güvenli hale getirilmeli ve gerekli sağlık yardımı alınmalıdır. Olay yeri tutanağı hazırlanmalı ve sigorta şirketine bilgi verilmelidir.
İş sözleşmesi, tarafların anlaşması veya hukuki sebepler nedeniyle sonlandırılabilir. Fesih işlemleri belirli prosedürlere tabidir ve tarafların haklarını korumak için avukatların yardımı alınabilir.
Nafaka, boşanma sonrasında ekonomik durumu zayıf olan tarafın diğer tarafa karşı talep ettiği maddi yardımdır. Nafakanın hesaplanması, tarafların gelir durumu, yaşam standardı ve diğer faktörlere bağlı olarak değişebilir.
İşyerinde mobbing, yasal olarak suç teşkil eden bir durumdur. Mobbingin önlenmesi için çalışanların hakları korunmalı, şikayet mekanizmaları oluşturulmalı ve mobbinge neden olan davranışlar engellenmelidir.
Ceza hukuku, toplumun hukuki normlarını ihlal eden suçların tespit edilmesi, cezalandırılması ve önlenmesi ile ilgilenen bir hukuk dalıdır.
Miras bölüştürülmesi, mirasçıların paylarının belirlenmesi, mirasın değerinin tespit edilmesi ve miras paylarının bölüştürülmesi aşamalarından oluşur.
Bir suçun işlendiğinin resmi kurumlarca haber alınması ile başlayıp iddianamenin kabul kararına kadar geçen aşamadır.
Üst sınırı 5 yılı geçmeyen ve kanunda özel olarak düzenlenen suçlar için yargılama yapılmadan önce uzlaştırma usulü uygulanmaktadır. Cumhuriyet Başsavcılıkları tarafından yapılan atama neticesinde dosyanıza atanan uzlaştırmacı yardımı ile tarafların bir araya gelmesi ve barışçıl bir şekilde uyuşmazlıkların anlaşılarak sona erdirilmesi hedeflenmektedir. Uzlaştırma işlemleri sonucunda taraflar anlaşırsa hiç dosya açılmamış sayılmakta, taraflar anlaşmaz ise de savcılık tarafından iddianame hazırlanmaktadır. Uzlaştırma aşamalarında avukat yardımı almak, sürecin yönetilmesi, karşılıklı olarak tekliflerin değerlendirilmesi ve sunulması açısından önem arz etmektedir.
İddianamenin kabulü kararından sonra mahkemece verilecek hükmün kesinleşmesine kadar geçen sürece kovuşturma aşaması denilmektedir. Bu aşamada mahkeme tarafından bir yargılama yapılacak, deliller tartışılacak ve karar verilecektir.
Bir kimse hakkında kuvvetli bir suç şüphesi veya bir tutuklama nedeni olması durumunda Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 100. Maddesi gereğince tutuklama tedbiri uygulanacaktır. Öncelikle Tutuklamanın bir güvenlik tedbiri olduğunu ceza olmadığını belirtmek gerekmektedir. Tutuklama tedbirine karar vermeden önce kişi hakkında adli kontrol tedbirinin uygulanmamasının nedeni belirtilmeli ve suçun ağırlığı ile orantılı ise bu tedbire karar verilmelidir.
Tutuklama kararını soruşturma aşamasında Cumhuriyet Savcısı Sulh Ceza Hakimi’nden istemekte, Kovuşturma aşamasında ise bu kararı mahkeme vermektedir.
Verilen tutuklama kararı ağır ceza mahkemelerinin görevine giren bir suç ile ilgili ise maksimum 2 yıl diğer hallerde maksimum 1 yıldır.
Tutuklama kararına veya tutuklama kararının devamına ilişkin kararlara süresinde itiraz etmek, tutuklama kararının kaldırılmasını sağlayacaktır.
Verilen tutuklama kararı ağır ceza mahkemelerinin görevine giren bir suç ile ilgili ise maksimum 2 yıl diğer hallerde maksimum 1 yıldır.
Tutuklama kararına veya tutuklama kararının devamına ilişkin kararlara süresinde itiraz etmek, tutuklama kararının kaldırılmasını sağlayacaktır.
Tutukluluğa itiraz başvuruları hakim veya mahkemeye yapılmaktadır. Bir kimsenin tutukluluk süresinin yasal sınırların üzerinde olması, olayda tutuklama nedenlerinin olmaması, kuvvetli şüphe sebeplerinin de olmadığı hususunda yeterli kanaat oluşturabilecek bir dilekçe ile tutukluluğa itiraz edilebilmektedir. Tutukluluğa itiraz ederken; hakim ve mahkemenin belirttiği itiraz sürelerine dikkat etmek gerekmektedir. Tutukluluğa itirazı tutuklu kendisi veya avukatı tarafından yapılabilmektedir. Avukat yardımından faydalanmak önemlidir.
İtiraz sonucunda verilen karar kesindir. Dolayısıyla istinafı ve temyizi mümkün değildir. Bu karara karşı Anayasa Mahkemesine süresinde bireysel başvuru yapılabilmektedir.
Ceza davalarında, her ne kadar iddia eden iddiasını ispat etmek ile yükümlüyse de sanık, iddia edilen suçun aksini yine kendisi ispat edecektir. Bu noktada sanık veya avukatı mahkemeden bir delilin toplanmasını isteyebileceği gibi kendileri de mahkeme dosyasına delillerini sunmalıdır. Ceza davalarında genellikle delil olarak tanık beyanlarına dayanılmakta ve işlendiği iddia edilen suç ile ilgili yasal olarak elde edilen her türlü delil kullanılmaktadır. Ceza yargılamalarında, mahkemeye delil sunmak, sanığın suçunu veya suçsuzluğunu ispat etmek konusu çok önemli olup sunulan delilin de mahkeme kararına hangi derecede etkili olabileceğinin tespiti noktasında uzman bir avukattan yardım alınması gerekmektedir.
Ceza yargılamasında sanık, şüpheli, mağdur herkes iddialarını ispat etmek için tanık delilinden yararlanabilecektir. Tanığın soruşturma aşamasında yani savcılık aşamasında verdiği beyanlı ile kovuşturma aşamasında yani mahkeme aşamasında verdiği karar çelişkili ise mahkeme tanığın çelişkiye düştüğü hususları kendisine açıklattıracak hatta kendisine yalan tanıklığın da suç olduğu bildirilecektir. Tanığın sonradan verdiği beyanı değiştirmesi gerçekten bu hususta bir delil olmadığı müddetçe yalan tanıklık suçunu oluşturmayacak ve hatta mahkeme hükümde tanığın sonradan değiştirdiği beyanını dikkate alabilecektir.
Ceza dosyalarında tarafların iddialarını ispat etmeleri için dosyada bulunan tüm belgelerin titizlikle incelenmesi gerekmektedir. Örneğin bir dosyada soruşturma aşamasında failin işlediği suçtan duyulan şüphe üzerine alınan arama kararı alınmış ise öncelikle arama kararının usule uygun alınıp alınmadığı, bu arama izninin hangi süreleri kapsadığı, arama yapılırken hazır bulunması gereken kişilerin olup olmadığı dikkatle kontrol edilmelidir. Usulüne aykırı bir arama yapıldığı tespit edilmiş ise artık elde edilen delilin delil değeri olmayacağından uzman bir ceza avukatı yardımı ile dosyaların incelenmesi çok önemlidir.
Ağır Ceza Mahkemelerinde yapılan yargılama savcılık tarafından hazırlanan iddianamenin kabulü kararı ile başlayıp yaklaşık 3 celse sürmektedir. Fakat celselerin artması; sanığın veya müştekinin yokluğu, delillerin toplanmamış oluşu, bilirkişi raporları alınması gerekiyorsa tüm bu ve benzeri durumlar nedeniyle daha da uzun sürebilmektedir. Ceza dosyalarını vatandaşlar kendileri de takip edebilecekleri gibi avukat yardımı ile de takip edebilirler. Dosyaların avukat yardımı ile takip edilmesi, yargılama sürelerinin kontrolü açısından çok önemlidir.
Asliye Ceza Mahkemelerinde yapılan yargılama savcılık tarafından hazırlanan iddianamenin kabulü kararı ile başlayıp yaklaşık 3 celse sürmektedir. Fakat celselerin artması; sanığın veya müştekinin yokluğu, delillerin toplanmamış oluşu, bilirkişi raporları alınması gerekiyorsa tüm bu ve benzeri durumlar nedeniyle daha da uzun sürebilmektedir. Ceza dosyalarını vatandaşlar kendileri de takip edebilecekleri gibi avukat yardımı ile de takip edebilirler. Dosyaların avukat yardımı ile takip edilmesi, yargılama sürelerinin kontrolü açısından çok önemlidir.
Türk Ceza Kanunu’nda Etkin Pişmanlık hallerinin düzenlendiği her suç açısından etkin pişmanlık hükümleri uygulanacaktır. Örneğin Malvarlığına ilişkin suçlardan olan Hırsızlık, Mala Zarar Verme veya uyuşturucu madde imal ve ticareti suçlarında etkin pişmanlık hükümleri uygulanmaktadır. Sanığın kovuşturma aşamasında şüphelinin de soruşturma aşamasında etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmasını sağlamak için kanunun gerektirdiği şartlar uzman avukat aracılığı ile değerlendirilmeli ve kişinin en lehine olan etkin pişmanlık halinin olaya uygulanması sağlanmalıdır.
Türk Hukuku’nda bir kişinin işlediği suç kesin ve somut deliller ile ispat edilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde bu ilke gereğince sanığa ceza verilemeyecektir. Bu ilke Masumiyet karinesinin de gereğidir. Ceza yargılamasında toplanan deliller ile sanığın cezalandırılmasına yeter kanaatte bir delil olmaması durumunda şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince beraat kararı verilecektir. Ceza yargılamalarında avukatın dosyadaki delillerin hükmü etkileme gücünü tespit etme ve değerlendirme tecrübesi doğrultusunda etkin bir savunma hazırlanması önemlidir.
Ceza Muhakemesi Kanunu’nda açıkça bir suçun faile verilecek cezalar belirtilmiştir. Bunlar; Beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, mahkûmiyet, güvenlik tedbirine hükmedilmesi, davanın reddi ve düşmesi kararıdır.
Ceza Muhakemesi Kanunu’nda da belirtildiği üzere; bir kimsenin işlediği iddia olunan suç aslında kanunda suç olarak tanımlanmamışsa, sanık tarafından işlendiği sabit değilse, failin kast veya taksirinin olmaması durumunda, sanık tarafından suç işlenmişse de bazı hukuka uygunluk nedenlerinin olması durumunda, sanık tarafından işlenmemişse, sanık hakkında beraat kararı verilecektir.
Ceza mahkemelerinin kararları istinaf edilebilir. Fakat mahkemelerin ve hakimlerin bazı kararları kesin olduğu için istinaf edilememektedir. Hapis cezasından çevrilen adlî para cezaları hariç olmak üzere, sonuç olarak belirlenen üçbin Türk Lirası dâhil adlî para cezasına mahkûmiyet hükümlerine, Üst sınırı beşyüz günü geçmeyen adlî para cezasını gerektiren suçlardan beraat hükümlerine, Kanunlarda kesin olduğu yazılı bulunan hükümlere, Karşı istinaf yoluna başvurulamaz. İlk dereceli mahkemelerin verdiği kararların denetlenmesi ve hukuka aykırılıkların giderilmesi sağlanmaktadır. İstinaf kanun yoluna sözlü veya yazılı olarak başvurmak mümkündür. İstinafa başvurulması hükmü kesinleşmesini önlemektedir. İstinafta duruşmalı olarak da yargılama yapılabilmektedir.
Bölge Adliye Mahkemeleri yani istinaf sonucu verilen bozma kararı dışında kalan hükümler temyiz edilebilmektedir. İstinafta olduğu gibi temyiz kanun yolunda da her hüküm temyiz edilememektedir. İlk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adlî para cezalarına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararları, İlk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezalarını artırmayan bölge adliye mahkemesi kararları, Hapis cezasından çevrilen seçenek yaptırımlara ilişkin ilk derece mahkemesi kararları ile ilgili olarak bölge adliye mahkemesince verilen; seçenek yaptırımlara ilişkin her türlü kararlar ve istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararlar, İlk defa bölge adliye mahkemesince verilen ve 272 nci maddenin üçüncü fıkrası kapsamı dışında kalan mahkûmiyet kararları hariç olmak üzere, ilk derece mahkemelerinin görevine giren ve kanunda üst sınırı iki yıla kadar (iki yıl dâhil) hapis cezasını gerektiren suçlar ve bunlara bağlı adlî para cezalarına ilişkin her türlü bölge adliye mahkemesi kararları, Adlî para cezasını gerektiren suçlarda ilk derece mahkemelerinden verilen hükümlere ilişkin her türlü bölge adliye mahkemesi kararları, Sadece eşya veya kazanç müsaderesine veya bunlara yer olmadığına ilişkin ilk derece mahkemesi kararları ile ilgili olarak istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararları, On yıl veya daha az hapis cezasını veya adlî para cezasını gerektiren suçlardan, ilk derece mahkemesince verilen beraat kararları ile ilgili olarak istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararları, Davanın düşmesine, ceza verilmesine yer olmadığına, güvenlik tedbirine ilişkin ilk derece mahkemesi kararları ile ilgili olarak bölge adliye mahkemesince verilen bu tür kararlar veya istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararlar ile belirttiğimiz bentlerde mevcut olan yer sınırlar içinde kalmak koşuluyla aynı hükümde, cezalardan ve kararlardan birden fazlasını içeren bölge adliye mahkemesi kararları temyiz edilemeyecektir.
Anayasa Mahkemesi’ne başvurmak için öncelikle başvurulması gereken tüm yargı yollarına başvurulmalıdır. Tüm kanuni yollara başvurulduktan sonra verilen kesin karara karşı Anayasa da korunan hakların ihlali mevcutsa eğer 30 gün içerisinde Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuru yapılabilmektedir. Bireysel Başvuru yapılırken mahkemeye sunulacak evraklar titizlikle incelenmeli, ihlal edilen haklar ve başvuru nedenleri açıklayıcı ve net ir biçimde sunulmalı tüm talepler de yazılmalıdır. Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruyu bireyler kendileri yapabildiği gibi avukatları vasıtasıyla da yapabilmektedirler. Bireysel Başvuru yapılırken avukat yardımından faydalanmak sürecin yürütülmesi ve sonuç alınabilmesi için önemlidir.
Memnu hakların iadesi kavramı yasaklanmış haklar anlamına gelmektedir. Ceza Mahkemesi tarafından TCK md 53 gereğince verilen kişinin belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına ilişkin bu kararın kaldırılması mümkündür. Memnu hakların iadesi kararı infaz olunan cezanın üzerinden 3 yıl geçmesi ile alınabilecektir. Bu süreç içerisinde bir suç işlememesi ve iyi halli olduğuna mahkemece kanaat getirilmesi gerekmektedir.
Adli sicil kaydının silinmesi mümkündür. Hakkında yasaklanmış ir hakkı bulunan kişinin bu haklarını geriye aldığını bildirir mahkeme kararı ile birlikte Adli Sicil ve İstatistik Kurumu’na başvuru ile adli sicil kaydının kaldırılarak arşive kaldırılacaktır. Arşive kaldırılan bir kayıt ise Anayasann 76. Maddesinde belirtilen (..) suçlarından değilse arşive alınma tarihinden itibaren 5 yıl içinde arşivden kaldırılacaktır. Fakat Anayasanın 76. Maddesi ile tck dışındaki mevzuattan kaynaklanıyorsa memnu hakların iadesi kararına göre karar verilecektir. Bu sebeple adli sicil arşiv kaydı alınmadan önce memnu hakların iadesi kararı alınması gerekmektedir. Mmenu haklaırn iadesi kararı alınmışssa 15 yıl alınmamışsa 30 yıl içinde arşivden kaldırılacaktır. Adli Sicil İstatistik Kurumuna ister elden ister posta yoluyla ister e devlet üzerinden başvuru yapmak mümkündür. Başvuruları kişiler kendileri yapabildiği gibi avkatları yardımı şile de yapabilmektedirler.
İşveren tarafından işçinin adli sicil kaydı istenebilecekse de arşiv kaydı istenemeyecektir. Arşiv kaydına göre işe alım yapan bazı işler dışında.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı adli sicil kaydında gözükmez.
Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun’da belirtildiği üzere; aşağıda belirttiğimiz şartları taşıyan kişiler özel güvenlik olarak çalışabileceklerdir. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak, eğitimi başarı ile tamamlamak, 18 yaşını doldurmuş olmak, silahsız ise en az 8 yıllık ilköğretim veya ortaokul; silahlı ise en az lise veya dengi okul mezunu olmak, TCK’nın 53. Maddesinde belirtilen süreler geçmiş veya hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olsa da; kasten işlenen ir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına mahkum olmamak, affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine, özel hayata ve hayatın gizli alanına ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar ile uyuşturucu veya uyarıcı madde suçları, zımmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama, kaçakçılık ve fuhuş suçlarından mahkum olmamak, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine, özel hayata ve hayatın gizli alanına, cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar ile uyuşturucu veya uyarıcı madde suçlarından dolayı hakkında devam etmekte olan bir soruşturma veya kovuşturma bulunmamak, Görevin yapılmasına engel olabilecek vücut ve akıl hastalığı ile engelli bulunmamak, Güvenlik soruşturması olumlu olmak.
İcra takibine konu alacak istinaf sınırından az ise kiracının tahliyesine ilişkin verilen karar kesindir. Bu karara yapılacak itiraz tahliyeyi durdurmayacaktır.
Kiralanan taşınmaza ait kira akdi çeşitli nedenler ile sona erebilecektir. Türk Borçlar Kanunu’na göre kiracının kira bedellerini ve yan giderleri ödemesi halinde, kiralananın sözleşmeye uygun kullanılmaması ve komşulara saygı gösterilmemesi halinde kira sözleşmesi feshedilebilecektir. Ayrıca belirtmek gerekir ki kiracı kira sözleşmesi bitmeden 15 gün önce bildirimde bulunmadıkça kira akdi devam edecektir. Sırf sözleşme süresi bitiminden dolayı da tahliye davası açılamayacaktır.
Taraflar arasındaki kira ilişkisi on yılı doldurmuşsa herhangi bir sebep gösterilmesine gerek olmadan sözleşmeyi sona erdirmek mümkündür.
Kiraya veren tüm bu durumların dışında; TK 350 hükmüne göre, kiralananı kendisi, eşi, alt soyu ve üstsoyu için veya kanunen bakmakla yükümlü olduğu kişiler için konut veya işyeri olarak kullanma zorunluluğu varsa, taşınmazın yeniden inşaası veya imarı nedeniyle onarımı, genişletilmesi, geliştirilmesi gerekli ve bu işler için kullanımı imkansız ise dava yolu ile tahliye gerçekleştirilebilecektir. Taşınmazın satılması durumunda da aynı şekilde; yeni malik ihtiyaç sebebi ile taşınmazdan tahliye talep edebilecektir.
Yeni malikin ihtiyacı halinde, taşınmazın alınmasından itibaren 1 ay içerisinde yazılı bildirim ve 6 ay sonra açacağı dava ile tahliye gerçekleştirebilecektir. Her iki durumda da gerek ihtiyaç gerek diğer nedenlerin ispatı mahkeme açsından önem arz etmektedir.
Tahliye taahhüdü kiracının kiralayana verdiği, kiralanan taşınmazın ne zaman boşaltılacağını bildirdiği yazılı bir taahüdnamedir.
Tahliye taahüdnamesi kiracı ile kiralayan arasındaki kira ilişkisi kurulduktan sonra verilmektedir. Kira sözleşmesi düzenlendiği sıradan alınan tahliye taahüdleri Yargıtay tarafından geçersiz sayılmaktadır.
Tahliye taahhüdü yazılı olmalıdır. Kiracının kendi el yazısı ile yazılmış olmalıdır. Kiralananın tahliye tarihi özellikle açık bir şekilde yazılı olmalıdır. Aksi takdirde tbk 352 gereğince geçersiz bir tahliye taahhüdü olacaktır..
Geçerli bir tahliye Taahüdünden sonra icra yolu ile veya tahliye davası yolu ile kiracının taşınmazdan tahliyesi sağlanabilecektir.
Türk Borçlar Kanunu hükümlerine göre kira sözleşmelerinde bira bedellerinin belirlenmesi dışında kiracı aleyhine bir değişiklik yapılamayacaktır. Fakat 5 yılın sonunda "tüketici fiyat endeksindeki on iki aylık ortalamalara göre değişim" oranı, kiralananın durumu ve emsal kira bedelleri göz önünde tutularak hakkaniyete uygun biçimde belirlenir. Her beş yıldan sonraki kira yılında bu biçimde belirlenen kira bedeli, önceki fıkralarda yer alan ilkelere göre değiştirilebilir. Bu dava her zaman açılabilmektedir. Açılma zamanına göre kira bedelinin arttırılarak ödeneceği dönem de değişecektir.
Mirasçılık belgesi diğer adı ile veraset ilamı, ölen bir kişinin mirasçılarını belirlemek için hazırlanmaktadır. Bu belgenin noterlerden veya mahkemeden alınması mümkündür.
Menfi Tespit Davası, hakkında bir para, kira alacağı gibi nedenler ile icra takibi başlatılan bir kişinin borç tehdidi altında olduğu ve gerçekte borcu olmadığını veya borcu ödediği gibi iddialar ile açtığı davadır.
Borçlu icra takibindeki borcunu Menfi Tespit Davası açıldıktan sonra ödemesi halinde davası istirdat davasına dönüşecektir. Menfi Tespit davası açıldıktan sonra icra dosyasına borç ödemesi yapılacaksa mahkemeden alınacak ihtiyati tedbir kararı ile yatırılan paranın, kararın kesinleşmesine kadar alacaklıya verilmemesi hususunda mahkemeden karar almak da mümkündür. Böylece davayı açan kişi davasını kazanırsa borcu kalmayacak depo ettiği bedeli ise geri alacaktır. Menfi Tespit ve İstirdat davaları borçlunun icra takibinden kurtulmasını sağlayan, hatta haklı olması halinde karşı taraftan kötü niyet tazminatı isteyebileceği bir dava türüdür. Bu tür davaların takibinde alanında uzman avukat yardımından yararlanılması önemlidir.
Henüz davası açılmamış olan bir uyuşmazlık için HMK 401 maddesi gereğince delillerin korunması, kaybolmasının önlenmesi veya tespiti için Sulh Hukuk Hakimi’nden delil tespiti istenebilecektir. Mahkemece yürütülecek yargılama sonucunda mahkeme tespitin istenmesinde davacıyı haklı bulursa ilgili işlemleri, raporları aldırıp kararı kendiliğinden karşı tarafa bildirecektir. Verilen karara itiraz mümkündür. Delil tespiti davalarını kişiler bizzat kendileri açabildikleri gibi avukatları yardımı ile de açabilmektedirler.
Türk hukukunda iki tür boşanma vardır: Anlaşmalı boşanma: Eşlerin anlaşması ve mahkeme onayı yeterlidir. Çekişmeli boşanma: Evlilik temelinden sarsılmışsa (aldatma, şiddet, geçimsizlik gibi) ispat gerektirir.
Anlaşmalı boşanma 1-2 ay sürer. Çekişmeli boşanma, duruma göre 6 ay ile 2 yıl arasında değişir.
Edinilmiş mallar (evlilik süresince kazanılanlar) eşit paylaşılır. Kişisel mallar (miras, evlilik öncesi edinilenler) paylaşılmaz.
Evet, kusurlu eşe maddi (örneğin, geçim desteği) veya manevi (haksız fiil nedeniyle) tazminat davası açılabilir.
İki tür nafaka vardır: Yoksulluk nafakası: Ekonomik durumu kötüleşen eşe ödenir. İştirak nafakası: Çocuğun giderleri için ödenir.
Çocuğun menfaati ön plandadır. Genellikle küçük yaştaki çocuklar anneye, yaş büyüdükçe çocuğun tercihi de dinlenir.
Evet, çocuğun menfaati zedelenirse (ihmal, şiddet gibi) velayet değiştirilebilir.
Kişisel ilişki kurma davası açılabilir. Mahkeme, düzenli görüşme takvimi belirler.
Nafaka miktarı, ebeveynin gelirine ve çocuğun ihtiyaçlarına göre belirlenir. Asgari ücretin %20-50’si arasında değişir.
Çocuk 18 yaşını doldurup kendi geçimini sağlayana kadar. Eğitim devam ediyorsa 25 yaşına kadar uzayabilir.
Evet, mal rejimi sözleşmesi ile eşler arasındaki paylaşım kuralları belirlenir.
En az 5 yıllık evlilik, 30 yaşını doldurma ve çocuğun menfaati şarttır.
Kanuni mirasçılar (çocuklar, eş, anne-baba) saklı paya sahiptir. Ancak mirastan ıskat (reddetme) mümkündür.
Sağ kalan eş, çocuklarla birlikte mirasçı olur. Çocuk yoksa eş, mirasın tamamını değil, diğer mirasçılarla (anne-baba gibi) paylaşır.
6284 Sayılı Kanun kapsamında koruma kararı talep edebilirsiniz. Şiddet uygulayan uzaklaştırılır.
Acil durumlarda 1 hafta, sonrasında 6 aya kadar uzatılabilir.
Uzaklaştırma kararı ve cezai şikâyet (hakaret, tehdit suçları) yoluna gidilebilir.
Resmi nikah olmadan evlilik birliği sayılmaz. Ancak çocuk varsa velayet ve nafaka hükümleri uygulanır.
Yabancının evlenme ehliyeti belgesi ve Türk makamlarının onayı gerekir.
Hayır, kadın isterse kendi soyadını kullanmaya devam edebilir veya eşinin soyadını ekleyebilir.
Avukat aracılığıyla veya bizzat mahkemeye başvurarak dava dilekçesi verilir.
Arabuluculuk, tarafların bir uzlaştırıcı (arabulucu) eşliğinde anlaşmazlığı kendi iradeleriyle çözmeye çalıştığı resmi bir alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemidir.
Aile Hukuku’nda (boşanma, nafaka, velayet, mal paylaşımı gibi) ve İş Hukuku’nda bazı davalardan önce arabuluculuk şarttır.
Evet, ancak ücret Adalet Bakanlığı’nın belirlediği tarifeye göredir. Bazı durumlarda ücretsiz de olabilir.
Taraflar birlikte başvurabilir. Mahkeme yönlendirebilir. Avukatlar aracılığıyla arabulucu seçilebilir.
En fazla 3 hafta (zorunlu durumlarda 1 hafta uzatılabilir).
Evet, taraflar avukatlarıyla katılabilir.
Hayır, arabulucu tarafları uzlaştırmaya çalışır, karar verme yetkisi yoktur.
Çekişmeli boşanmalarda (şiddet, aldatma gibi ağır nedenler yoksa) ön şarttır.
Hayır, anlaşmalı boşanmada taraflar zaten anlaştığı için arabuluculuk gerekmez.
Protokol imzalanır ve mahkemeye sunularak resmi hale getirilir.
Taraflar mahkemeye dava açabilir.
Evet, taraflar anlaşırsa nafaka miktarı ve ödeme şekli belirlenir.
Evet, çocuğun menfaatine uygun bir uzlaşma sağlanabilir.
Taraflar imza attıktan sonra bağlayıcıdır. Mahkeme onayı ile kesinleşir.
Arabulucu, Adalet Bakanlığı’nın sertifikalı arabulucular listesinden seçilen uzmandır.
Evet, görüşmeler gizlidir, mahkemede delil olarak kullanılamaz.
Genellikle taraflar eşit paylaşır, ancak anlaşmaya göre değişebilir.
Hayır, ancak mahkeme onayından sonra itiraz süreci işler.
Evet, herhangi bir aşamada süreç sonlandırılabilir.
Hayır. Banka, faiz oranı veya masraf artışını müşteriye bildirim yapmadan tek taraflı uygulayamaz. Tüketici Kanunu’na göre açık rıza gerekir.
Fazla faiz iadesi davası açılabilir. Reeskont faiz oranının %30 fazlası (TÜFE+10 puan) yasal üst sınırdır.
Sözleşme hile (tağşiş) nedeniyle iptal edilebilir. Tüketici Mahkemesi’ne başvurulabilir.
En az 2 yıl vade ile yapılandırma hakkı. Faiz indirimi için bankaya başvurulabilir. Takibe düşen borçlar için icra erteleme talep edilebilir.
Hayır. Tüketiciye bildirim yapılması ve geçerli bir gerekçe sunulması gerekir.
✔ 7 gün içinde itiraz edilmeli. ✔ Borç tanınmıyorsa icra mahkemesine dava açılmalı. ✔ Yapılandırma talebi için bankaya başvurulabilir.
Evet. Borçlu anlaşma sağlarsa veya mahkeme kararı çıkarsa takip durdurulabilir.
Evet. Şüpheli işlem, mahkeme kararı veya vergi borcu nedeniyle bloke uygulanabilir.
Hayır. Bu durum hırsızlık veya zimmet suçu kapsamına girer.
Hayır. Banka, 3 gün içinde bildirim yapılırsa sorumludur.
Derhal suç duyurusu yapılmalı ve bankaya itiraz edilmeli.
Sözleşmede yazıyorsa evet. Ancak Tüketici Kanunu’na aykırı aşırı ücretler iptal edilebilir.
Evet, ancak sınırlı. Toplam borcun %2’sini geçemez.
1️⃣ Banka Müşteri Hizmetleri 2️⃣ Tüketici Mahkemesi 3️⃣ BBDK (Banka Denetleme Kurumu)
Evet. Haksız uygulama, gecikme veya zarar durumunda tazminat davası açılabilir.
Evet. Banka, erken kapatma cezası alabilir (en fazla %2).
Tüketici Mahkemesi’ne başvurularak faiz indirimi talep edilebilir.
Evet. MASAK (Malî Suçları Araştırma Kurulu) bildirimi varsa hesap kapatılabilir.
Yasal zorunluluk varsa evet. Aksi durumda kişisel verilerin korunması kapsamında paylaşım yapılamaz.
Kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ait her türlü bilgi (ad-soyad, TCKN, e-posta, IP adresi vb.).
Açık rıza alınmalı veya Kanun’un 5. maddesindeki şartlardan biri (sözleşme, yasal zorunluluk, meşru menfaat) sağlanmalı.
KVKK Madde 11 uyarınca, veri sorumlusuna başvurarak verilerin silinmesini talep edebilirsiniz.
✔ KVKK’ya şikayet (Kişisel Verileri Koruma Kurumu) ✔ Ceza davası (TCK 135-138) ✔ Tazminat davası
İdari para cezası: 20.000 TL – 1.000.000 TL Hapis cezası: 1-3 yıl (TCK 135-138)
Evet. TCK 125 (hakaret) ve 226 (iftira) kapsamında soruşturma açılır.
Özel hayatın gizliliği (TCK 134) ihlali olabilir. Rıza olmadan paylaşım yasaktır.
1️⃣ Bilgi Teknolojileri Kurumu (BTK) şikayet 2️⃣ Savcılığa suç duyurusu (TCK 243 – Bilişim sistemine girme) 3️⃣ Tazminat davası
Evet. TCK 245 (Sahte kimlikle iletişim) kapsamında 2 yıla kadar hapis cezası var.
Evet. FSEK (Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu) kapsamında telif hakkı ihlali sayılır.
Hayır. Eser sahibinin açık izni olmadan paylaşım yapılamaz.
6 aydan 2 yıla kadar hapis Adli para cezası Tazminat davası
Evet. TCK 243 – Bilişim sistemine girme suçu (1-5 yıl hapis).
Hayır. TCK 245/A – Sistemin engellenmesi, bozulması suçu kapsamında cezai yaptırım var.
Evet. TCK 244 – Bilişim sistemini engelleme, bozma, verileri yok etme (2-6 yıl hapis).
Evet. 14 gün içinde cayma hakkı kullanılabilir (Tüketici Kanunu Madde 48).
✔ Banka şikayeti (iade talebi) ✔ Tüketici Mahkemesi’nde dava ✔ Savcılığa suç duyurusu (TCK 157 – Dolandırıcılık)
Evet. 5070 Sayılı Kanun’a göre ıslak imza ile aynı hukuki geçerlilikte.
Evet. Tarafların onayı ile yasal olarak geçerli.
Alım-satım serbest ancak ödeme aracı olarak kullanımı yasak (Nisan 2021 Merkez Bankası genelgesi).
Zor. Türkiye’de resmi bir garanti sistemi yok, ancak dolandırıcılık varsa dava açılabilir.
Anlaşmalı boşanma: Eşlerin ortak kararı ve mahkeme onayı yeterli. Çekişmeli boşanma: Evlilik birliğinin temelden sarsıldığının ispatı (şiddet, aldatma, geçimsizlik vb.).
Anlaşmalı boşanma: 1-2 ay Çekişmeli boşanma: 6 ay-3 yıl (delil toplama sürecine göre değişir)
Aile Mahkemesi (yoksa Asliye Hukuk Mahkemesi)
Çocuğun menfaati esas alınır. Genellikle: 0-3 yaş: Anneye 7+ yaş: Çocuğun görüşü dinlenir Eşlerin ekonomik durumu ve çocukla bağı önemli
Evet. Çocuğun ihmal edilmesi, şiddet veya yeni durumlar (örneğin annenin yurtdışına taşınması) ile değiştirilebilir.
Kişisel ilişki davası açılabilir. Mahkeme, düzenli görüşme takvimi belirler.
Ebeveynin geliri Çocuğun ihtiyaçları (eğitim, sağlık, yaşam standartı) Asgari ücretin %20-50'si arasında değişir
Edinilmiş mallar (evlilik süresince kazanılanlar) eşit paylaşılır. Kişisel mallar (miras, evlilik öncesi edinilenler) paylaşılmaz.
Hayır, ancak evlilik süresince değer artışı varsa artış değeri paylaşılır.
Yoksulluk nafakası: Ekonomik durumu kötüleşen eşe ödenir. İştirak nafakası: Çocuk için ödenir.
Yoksulluk nafakası: Genellikle evlenene kadar, mahkeme kararıyla süre sınırlanabilir. Çocuk nafakası: 18 yaş (eğitim devam ediyorsa 25 yaşa kadar).
Manevi tazminat davası açılabilir. Kusur oranı boşanmada belirlenir (örneğin, aldatmayı ispatlayan eş %100 haklı sayılabilir).
Evet, ancak hukuka uygun yolla elde edilmelidir (telefon çalma, hackleme delili geçersiz kılar).
Dava düşer. Eşler, mahkemeye bildirerek barıştıklarını beyan edebilir.
Evet. Ancak kadının 300 gün bekleme süresi (iddet süresi) vardır (tıbbi raporla kaldırılabilir).
Evet, ancak Türk mahkemelerince tanınması gerekir (tenfiz davası açılmalıdır).
Evet. Kamu davalarında (hırsızlık, yaralama, uyuşturucu gibi) savcılık re'sen soruşturma başlatabilir.
Sanık değilseniz hayır, ancak tanık iseniz gelmeme cezası (adli para cezası) uygulanabilir.
✔ Kuvvetli suç şüphesi ✔ Kaçma veya delil karartma riski ✔ Ağır ceza gerektiren suçlar (5+ yıl)
En fazla 24 saat (terör ve organize suçlarda 4 güne kadar uzayabilir).
3 aydan 2 yıla kadar hapis veya adli para cezası (TCK 125). Sosyal medyada hakaret cezayı artırır.
Hackleme: 1-5 yıl hapis (TCK 243) Kişisel verileri yayma: 2-4 yıl hapis (TCK 136)
1-3 yıl hapis. Ağır yaralamada (TCK 87) 4-8 yıl.
Evet, ancak özellikle ağır cezalı davalarda avukat tutmanız şiddetle tavsiye edilir.
7 gün (mahkemeden tebliğ tarihinden itibaren).
5 yıla kadar hapis cezalarında, sanığın denetim süresince (en az 5 yıl) suç işlememesi şartıyla ceza infaz edilmez.
✔ İlk defa suç işlemiş olmak ✔ Pişmanlık göstermek ✔ Topluma yeniden kazandırılabilir olmak
Cezanın bir kısmını çektikten sonra (genellikle 1/2 veya 2/3) şartlı tahliye talep edilebilir.
5 yıldan az cezalarda: 1/2 süre 5+ yıl cezalarda: 2/3 süre Ağırlaştırılmış müebbet: 30 yıl
Hapse çevrilir. Her 100 TL = 1 gün (en fazla 2 yıl).
2 yıla kadar hapis cezalarında mahkeme erteleyebilir.
Derhal avukatla savcılığa teslim olun. Kaçmak cezayı ağırlaştırır.
Sanık duruşmaya gelmezse hakkında tutuklama kararı çıkarılabilir.
Hapis cezalarında: Ceza bitiminden 5 yıl sonra Adli para cezalarında: 3 yıl sonra
Hayır, ancak kamu görevlerinde (polis, askerlik vb.) çıkabilir.
Ceza verilmez, ancak güvenlik tedbiri (tıbbi kontrol) uygulanır.
12 yaş altı: Ceza yok 12-15 yaş: Kısıtlı ceza 15-18 yaş: Yetişkinlerden daha az ceza
Suçüstü halinde savcılık izni olmadan 72 saate kadar gözaltı mümkün.
Beraat durumunda yargılama giderleri devlet tarafından karşılanır.
Tutukluluk süresi, mahkumiyet halinde cezadan düşülür.
EPDK'ya başvuru yapılır. Başvuru için teknik ve finansal yeterlilik şartları aranır. Rüzgar ve güneş projelerinde YEKA yarışmalarına katılmak gerekebilir.
Maden İşleri Genel Müdürlüğü'ne (MİGEM) başvurulur. Önce aramacılık ruhsatı, bulunduğunda işletme ruhsatı alınır.
Evet. YEKDEM (Yenilenebilir Enerji Kaynak Destekleme Mekanizması) kapsamında 10 yıl alım garantisi verilir.
TEİAŞ'tan izin alınmalıdır. Kamulaştırma gerekirse idare mahkemesine başvurulur.
Arama ruhsatı: 5 yıl (en fazla 10 yıla uzatılabilir) İşletme ruhsatı: 20-30 yıl
Evet. ÇED (Çevresel Etki Değerlendirme) raporu ve Çevre İzin ve Lisansı alınmalıdır.
Evet. Kamulaştırma Kanunu uyarınca bedel ödenerek kamulaştırma yapılabilir.
Hayır, ancak ağaç kesimi ve su kullanımı gibi konularda ek izinler gerekebilir.
Hayır. ÇED olmadan faaliyete geçmek idari para cezası ve faaliyet durdurma ile sonuçlanır.
Çevre Kanunu'na uygun olarak lisanslı firmalarca imha edilmeli. Aksi halde ağır cezalar uygulanır.
Serbest tüketici veya devlet garantili (YEKDEM) olarak düzenlenir. EPDK onayı gerekebilir.
Tahkim yoluna gidilebilir. Uluslararası enerji sözleşmelerinde ICC veya ICSID tahkimi sık kullanılır.
Evet, ancak askeri yasak bölgelerde kısıtlama vardır.
Yatırım Anlaşmaları (BIT) kapsamında uluslararası tahkim açılabilir.
Evet. Yatırım Teşvik Belgesi ile KDV ve gümrük vergisi muafiyeti sağlanabilir.
✔ Kurumlar Vergisi (%20-23) ✔ Maden Ruhsat Harcı ✔ ÖTV (petrol ve doğalgazda)
1-5 yıl hapis ve ağır para cezası (Maden Kanunu 47. madde).
6 aydan 3 yıla kadar hapis (Elektrik Piyasası Kanunu).
MTA'dan ön izin alınır, sonra işletme ruhsatı başvurusu yapılır.
TPAO veya uluslararası şirketlerle anlaşma yapılır. Enerji Bakanlığı'ndan izin alınır.
Eser orijinal ve sahibinin kişisel emeğini yansıtmalıdır. Tescil şart değildir, ancak ispat kolaylığı için noter veya Kültür Bakanlığı'na kayıt yaptırılabilir.
Bireysel eserler: Sahibinin ölümünden 70 yıl sonra Sinema, müzik: Yayından 70 yıl sonra
✔ Patent: Yeni, buluş basamağı içeren, 20 yıl koruma ✔ Faydalı Model: Küçük yenilikler, 10 yıl koruma, daha ucuz
Türk Patent ve Marka Kurumu'na (TÜRKPATENT) başvurulur. Araştırma ve inceleme raporu hazırlanır.
Haksız rekabeti ve taklidi engeller. Tescil olmadan marka korunmaz.
6-12 ay. İtiraz olmazsa tescil onaylanır.
Bir ürünün yeni ve ayırt edici görünümü koruma altına alınır.
5 yıl (en fazla 25 yıla kadar uzatılabilir).
Ticaret Mahkemesi'nde tedbir kararı ve tazminat davası açılabilir.
Nic.tr'ye şikayet veya mahkeme yoluyla domainin iadesi talep edilebilir
Evet. Sözleşme ile tam devir veya lisans verme yapılabilir.
TÜRKPATENT'e bildirim yapılmalıdır. Aksi halde lisans üçüncü kişilere karşı ileri sürülemez.
6 aydan 2 yıla kadar hapis veya adli para cezası (FSEK 71).
Ceza davası (TCK 156) + Tazminat davası açılabilir.
WIPO (Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü) üzerinden Uluslararası Marka Tescil başvurusu yapılabilir.
Avrupa patenti alınır, sonra Türkiye'de validasyon yaptırılır.
Noterden satış sözleşmesi Tapu dairesinde vergi ödenerek devir E-devlet üzerinden randevu alınabilir
Bir taşınmazın birden fazla kişiye ait olmasıdır. Paylı mülkiyette her hissedar kendi payını satabilir.
✔ Yapı kullanma izni alındıktan sonra ✔ Tapu dairesine başvuru ile kat mülkiyeti tescil edilir
Bir taşınmazdan geçiş veya su alma hakkı tanıyan sınırlı ayni haktır. Tapuya şerh edilmelidir.
5 yıldan uzunsa noter onayı şart Depozito en fazla 3 aylık kira tutarında olabilir
✔ Tahliye davası açılır ✔ Geçerli sebep gereklidir (kira ödenmemesi, mülke zarar verme vb.)
Yıkım kararı verilebilir. Ruhsatsız yapılar tapuya tescil edilemez.
2018'de çıkan kanunla ruhsatsız yapıların belirli şartlarda kayıt altına alınmasıdır.
✔ Tapu kaydı (ipotek, şerh kontrolü) ✔ İmar durumu ✔ Yapı kullanma izni
Taşınmazın ileride satılacağını taahhüt eden sözleşmedir. Tapuya şerh edilmelidir.
✔ Kamulaştırma bedeline itiraz edilebilir ✔ İdare mahkemesinde dava açılabilir
Emsal değerler ve vergi değeri baz alınır.
Tüketici mahkemesinde dava açılabilir. Sözleşmeden dönme veya tazminat talep edilebilir.
Alacaklılar arasında öncelik tapuya şerh tarihine göre belirlenir.
✔ Noterden veraset ilamı alınır ✔ Tapu dairesinde intikal işlemi yapılır
İzale-i şuyu davası (ortaklığın giderilmesi) açılabilir.
Eşyanın gümrük bölgesine giriş/çıkışında verilen, malın niteliği, değeri ve menşei hakkında bilgi içeren resmi belgedir. Elektronik ortamda (Türkiye'de TAREKS sistemi üzerinden) verilir.
✔ Gümrük vergisi: Malın CIF değeri üzerinden (genellikle %0-20 arası) ✔ KDV: (CIF değeri + gümrük vergisi) üzerinden %1-18 ✔ ÖTV: Belirli ürünlerde ek olarak uygulanır
Fatura Konşimento/taşıma belgesi Menşe şahadetnamesi Gümrük beyannamesi Ürüne özel sertifikalar (CE, sağlık sertifikası vb.)
✔ Eksik belge ✔ Değer tespitinde uyuşmazlık ✔ Lisans/izin eksikliği ✔ Menşe şüphesi
İdari itiraz (15 gün içinde) Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü'ne başvuru Mahkemeye dava (İdare Mahkemesi)
7 gün (tebliğ tarihinden itibaren)
İhracat amaçlı üretimde kullanılmak üzere ithal edilen mallara gümrük vergisi muafiyeti sağlayan rejimdir.
Fuarlar, inşaat makineleri gibi geçici kullanım amaçlı ithalatta uygulanan, vergisiz veya teminatlı rejim.
✔ Eşya değerinin 3 katı para cezası ✔ 6 aydan 5 yıla kadar hapis (5811 sayılı Kanun) ✔ Eşyaya el konulması
✔ Avrupa ülkelerinden: 430€ ✔ Diğer ülkelerden: 150€ (Bu tutarları aşan kısım için vergi ödenir)
✔ 150€ altı: Vergi yok ✔ 150-1500€ arası: %18 KDV ✔ 1500€ üstü: Gümrük vergisi + KDV
✔ Gümrük işlemlerini yürütür ✔ Beyanname hazırlar ✔ Uyuşmazlıklarda danışmanlık verir
Tüzel kişiler için (şirketler) zorunlu, gerçek kişiler kendileri de işlem yapabilir.
İdare Mahkemesi (Vergi Mahkemesi değil)
Uzlaşma komisyonuna başvuru yapılabilir (15 gün içinde)
Alacaklı, icra dairesine başvurur Ödeme emri çıkarılır (7 gün içinde ödeme veya itiraz hakkı var) İtiraz olmazsa haciz işlemi başlar
7 gün (tebliğ tarihinden itibaren)
✔ Kişisel eşyalar (giysi, temel mobilya) ✔ Mesleki aletler (geçim sağlayan temel araçlar) ✔ Asgari ücretin 3 katına kadar maaş
Asgari ücretin altındaki kısım haczedilemez Kalan miktarın 1/4'üne kadar haciz konulabilir
İdari itiraz (icra dairesine) İptal davası (İcra Mahkemesi'ne)
7 gün (itirazın reddi halinde)
Alacaklılar veya borçlu başvurabilir Ticaret mahkemesine dilekçe verilir İflas masası oluşturulur
✔ Borçların tasfiyesi ✔ Borçlunun mal varlığına el konulması ✔ Ticari faaliyetin durdurulması
✔ Takip sürecini yönetir ✔ İtiraz ve iptal davalarını açar ✔ Haciz işlemlerini yürütür
✔ İflas başvurusunda ✔ İflasın önlenmesi için anlaşma sağlamada ✔ Alacaklılarla müzakerede
İdare Mahkemesi'ne (Bölge İdare Mahkemesi istinaf mercii olarak görev yapar) Danıştay bazı davalarda ilk derece mahkemesidir
✔ Bireysel başvurular için 60 gün (tebliğ tarihinden itibaren) ✔ Resmi ilanla yapılan işlemlerde 30 gün (ilan tarihinden itibaren)
İdari itiraz (10 gün içinde ihale idaresine) Kamu İhale Kurumu'na şikayet (15 gün içinde) İdare Mahkemesi'nde dava (30 gün içinde)
✔ Şartnameye aykırılık ✔ Eşit muamele ilkesinin ihlali ✔ Yetki gaspı
İdari itiraz (7 gün içinde üst makama) İdare Mahkemesi'nde dava (60 gün içinde)
Evet, atamanın: ✔ Yetki gaspı içermesi ✔ Lişkata aykırı olması ✔ Eşitlik ilkesini ihlal etmesi durumlarında
Evet, imar planlarına karşı: ✔ 30 gün içinde idare mahkemesinde dava açılabilir ✔ Planın hukuka aykırılığı iddia edilebilir
İdari itiraz (30 gün içinde) İdare Mahkemesi'nde dava (60 gün içinde)
İdari itiraz (30 gün içinde vergi dairesine) Vergi Mahkemesi'nde dava (30 gün içinde)
Bölge İdare Mahkemesi'ne (30 gün içinde) Danıştay'a temyiz başvurusu (30 gün içinde)
✔ 15 gün içinde idareye itiraz ✔ 30 gün içinde idare mahkemesinde dava
Geçici müdahale yetkisi (örn: işyeri kapatma) 48 saat içinde idare mahkemesinden onay alınmalıdır
İdari itiraz (15 gün içinde) İdare Mahkemesi'nde dava (30 gün içinde)
Evet, kamu yararı şartının: ✔ Gerçekleşmemesi ✔ Usulsüz yapılması durumlarında
Yapı kullanma izni (iskan) Mimari proje onayı Noter onaylı kat mülkiyeti sözleşmesi Tapu kayıt örneği Vergi borcu olmadığına dair belge
✔ İskan alındıktan sonra 2 yıl içinde başvuru zorunlu ✔ Süre aşımında idari para cezası uygulanır
Ortak alanların tanımı, Aidat hesaplama yöntemi, Toplantı usulleri, Bakım-onarım sorumlulukları, Kullanım kısıtlamaları
✔ Kat maliklerinin 4/5 çoğunluk kararıyla ✔ Noter onayı ve tapuya şerh zorunluluğu
Müteahhit: 10 yıl (kaba inşaat), Alt yükleniciler: 2 yıl (tesisat, elektrik vb.), Mimar/Mühendis: 15 yıl (proje hataları)
Ekspertiz raporu alınmalı, Noter aracılığıyla ihtarname çekilmeli, Tüketici Mahkemesi'nde dava açılmalı
✔ Bağımsız bölümse: Kat malikine ✔ Ortak alansa: Yönetim planında belirtilen şekilde
✔ Arsa payı oranında ✔ Özel kullanım varsa (penthouse gibi) ek katkı payı alınabilir
Belediyeye yazılı şikayet (15 gün içinde cevap vermek zorunda), İdare Mahkemesi'nde iptal davası (6 ay içinde), Tazminat davası (mülk değer kaybı için)
✔ Devlet desteği varsa kalan kısım kat maliklerine ✔ Öncelikle site fonu kullanılır ✔ Olağanüstü toplantı kararı gerekir
Dijital yönetim toplantıları yasal hale geldi, Asansör bakım zorunlulukları arttı, Enerji verimliliği çalışmaları için ortak fon oluşturma zorunluluğu
✔ Kat mülkiyeti tescilinde belge kontrolü ve başvuru takibi ✔ Müteahhit anlaşmazlıklarında hukuki süreç yönetimi ✔ Yönetim planı hazırlama ve uyuşmazlık çözümü ✔ Ortak alan ihtilaflarında arabuluculuk ve dava süreçleri
Komşunuz izinsiz kat çıktığında, önce belediyeye sonra mahkemeye başvurmalısınız.
Aidatınızın haksız arttırıldığını düşünüyorsanız, yönetim planını inceleyip iptal davası açabilirsiniz.
Dairenizde çıkan nem sorunu için müteahhide karşı tazminat davası açılabilir.
✔ Belirsiz süreli (en yaygın) ✔ Belirli süreli (max. 2 yıl) ✔ Kısmi süreli (part-time) ✔ Deneme süreli (max. 2 ay) ✔ Takım sözleşmesi
İş tanımı, Ücret ve ödeme şekli, Çalışma saatleri, İşyeri adresi, İmza tarihi,
✔ Fazla mesai (%50 zamlı) ✔ Hafta tatili ücreti ✔ Ulusal bayram/Genel tatil ücreti ✔ Yıllık izin ücreti
Günlük max. 3 saat, Haftalık max. 45 saat (normal çalışmayla toplam 270 saat/ayı geçemez)
✔ İşçi için: Ücret ödenmemesi, mobbing vb. ✔ İşveren için: Hırsızlık, devamsızlık vb
✔ Brüt ücret x çalışma yılı ✔ 2024 için max. 12.953,40 TL (yıllık brüt ücret sınırı)
✔ Toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde uyuşmazlık çıkması ✔ 60 günlük arabulutma süreci ✔ Grev kararı alınması
Hayır, bu durum iş güvencesi ihlali sayılır.
✔ 30+ işçi çalışan işyerlerinde ✔ En az 6 ay kıdemi olan işçiler için ✔ Geçerli sebep gösterilmeden işten çıkarılma
1 ay (işten çıkarılma tarihinden itibaren)
✔ İşverenin 3 gün içinde SGK'ya bildirmesi gerekir ✔ Ağır/ölümlü kazalarda 2 iş günü
✔ 50+ çalışan işyerlerinde tam zamanlı ✔ Tehlikeli işlerde 1 çalışan bile olsa zorunlu
✔ Esnek çalışma modelleri genişletildi ✔ Uzaktan çalışanların hakları düzenlendi ✔ Cinsiyet eşitliği zorunlulukları arttı
İşe iade davası + 4 aylık ücret tazminatı
İş sözleşmesini haklı fesih + kıdem tazminatı
İspat durumunda tazminat davası
  1. Ana Sayfa
  2. Sık Sorulan Sorular
logo
Online Danışma

Avukata Sor

Kartal Avukat

Bize Ulaşın

Aklınıza takılan her konuda çekinmeden bize ulaşabilirsiniz.


Sabit

0 505 918 21 49

Mobil

0 505 918 21 49

Adres

Yukarı Mah. Üsküdar Cad. Çırağan Sk. Çağatay İşhanı
No:4 D:10 Kartal/İSTANBUL