Kartal Avukat
Ceza yargılamalarında her dava mahkeme salonlarında son bulmaz. Türk Ceza Hukuku, taraflar arasında anlaşma yoluyla davanın sonlandırılabileceği bir alternatif çözüm yöntemi sunar: Uzlaştırma. Özellikle mağdur ve failin anlaşabileceği hafif suçlarda adaletin sağlanmasında önemli bir rol oynar. Bu yazıda ceza yargılamasında uzlaşma nedir, hangi suçlarda uygulanır, şartları nelerdir, ne zaman devreye girer gibi soruların yanıtlarını detaylıca ele alıyoruz.
Uzlaştırma, mağdur ile suç faili arasında gerçekleşen ve Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesi uyarınca yürütülen, resmi arabuluculuk sürecidir. Amaç, mahkeme sürecine gerek kalmadan taraflar arasında gönüllü bir anlaşma sağlamaktır.
Eğer uzlaşma sağlanırsa, ceza yargılaması sona erer ve fail hakkında kamu davası açılmaz ya da açılmışsa düşürülür.
Uzlaştırma yalnızca belirli suçlar için geçerlidir. Bunlar genellikle taraflar arasında uzlaşmaya uygun olan, toplum açısından daha hafif suçlardır. Aşağıdaki suçlar uzlaştırmaya konu olabilir:
Hakaret (TCK 125)
Tehdit (TCK 106/1)
Kasten yaralama (TCK 86/2 – basit tıbbi müdahaleyle giderilebilen)
Hırsızlık (belirli halleri)
Güveni kötüye kullanma (TCK 155)
Mala zarar verme (TCK 151)
Konut dokunulmazlığını ihlal
Kişisel verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi (belirli halleri)
🔸 Cinsel suçlar, öldürme, işkence gibi ağır suçlar ve kamu düzenine karşı suçlar uzlaştırma kapsamı dışındadır.
Ceza yargılamasında uzlaşmanın geçerli olması için bazı temel şartların sağlanması gerekir:
Uzlaşmaya tabi bir suç olması
Suçun kanunen uzlaştırmaya uygun olması gerekir.
Mağdurun ve şüphelinin uzlaşmaya açık olması
Her iki taraf da uzlaşma teklifini gönüllü olarak kabul etmelidir.
Uzlaşma teklifinin resmi olarak yapılması
Süreç, savcılık tarafından görevlendirilen uzlaştırmacı aracılığıyla yürütülür.
Şüpheli, suçu kabul etmelidir
Fail suçunu reddediyorsa uzlaştırma süreci yürütülemez.
Uzlaşmanın mahkemeye resmi olarak bildirilmesi
Uzlaşma sağlandığında tutanaklar hazırlanır ve mahkemeye sunulur.
Savcılık Değerlendirmesi:
Suçun uzlaştırmaya tabi olduğu tespit edilirse, savcı dosyayı uzlaştırma bürosuna gönderir.
Uzlaştırmacı Atanır:
Arabuluculuk eğitimi almış bir uzlaştırmacı avukat dosyaya atanır.
Taraflarla Görüşme:
Uzlaştırmacı mağdur ve şüpheli ile ayrı ayrı görüşerek uzlaşma teklif eder.
Anlaşma Sağlanırsa:
Tazminat, özür, bağış, kamu hizmeti gibi uzlaşma yolları kararlaştırılabilir.
Karar yazılı olarak tutanağa bağlanır ve mahkemeye bildirilir.
Anlaşma Sağlanmazsa:
Yargı süreci normal şekilde devam eder.
Hızlı sonuç: Dava açılmadan veya uzamadan çözüm sağlanır.
Sabıka kaydı oluşmaz: Suç adli sicile yansımaz.
Taraflar zararlarını tazmin eder: Mağdur memnun kalır, fail cezaevine girmez.
Yargı yükü hafifler: Mahkemelerin iş yükü azalır.
Uzlaşma sağlanırsa kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilir.
Failin sabıka kaydı temiz kalır.
Eğer uzlaşma hükümlerine sonradan uyulmazsa, yeniden dava açılabilir.
1. Uzlaşma için avukat zorunlu mudur?
Hayır, zorunlu değildir ancak haklarınızı korumak için bir ceza avukatı ile süreci yürütmeniz tavsiye edilir.
2. Uzlaştırma sonrası sabıka kaydı olur mu?
Hayır. Uzlaşma sağlanırsa ceza verilmez ve sabıka oluşmaz.
3. Uzlaşma ücretli mi?
Hayır. Taraflar ödeme yapmaz; uzlaştırmacının ücreti devlet tarafından ödenir.
4. Uzlaşma her zaman mümkün mü?
Hayır. Kanunen sadece bazı suçlar için geçerlidir.
Uzlaşma süreci resmi görünse de oldukça hassas ve stratejik bir süreçtir. Mağdurun talepleri, şüphelinin beyanı, delil durumu, uzlaştırmacıya doğru aktarılmazsa hak kaybı yaşanabilir. Kartal’daki ceza avukatı ekibimiz, uzlaşma teklifinden anlaşmanın imzalanmasına kadar süreci titizlikle yönetir, en doğru hukuki çözümü sizin adınıza hazırlar.