Kartal Avukat
Boşanma davaları, sadece hukuki yönüyle değil, duygusal ve psikolojik boyutlarıyla da oldukça hassas süreçlerdir. Taraflar arasında şiddet, psikolojik baskı, travmatik durumlar veya çocukların velayeti gibi konular söz konusuysa, mahkemeler sıklıkla psikolojik raporlara başvurarak daha sağlıklı ve adil kararlar vermeyi amaçlar.
Kartal ve İstanbul Anadolu Yakası bölgesinde görülen aile mahkemesi davalarında, özellikle çocukların velayeti ve eşler arasındaki iddiaların değerlendirilmesinde psikolojik değerlendirme raporları önemli bir delil niteliğindedir.
Psikolojik rapor, uzman psikolog ya da adli psikiyatrist tarafından tarafların ruhsal durumu, davranışsal tepkileri, iletişim becerileri ve çocukla ilişkileri hakkında hazırlanan bilimsel nitelikli bir belgedir. Bu rapor:
Tarafların ruhsal istikrarını
Velayet için uygunluklarını
Şiddet ya da baskı iddialarının gerçekliğini
Çocuğun yüksek yararını
tespit etmeye yardımcı olur.
Boşanma davasında psikolojik rapor, genellikle şu durumlarda talep edilir:
Çocuğun velayeti hakkında uyuşmazlık varsa
Eşlerden biri psikolojik şiddet gördüğünü iddia ediyorsa
Taraflardan birinin ruhsal sağlığı yargılamayı etkileyecek düzeydeyse
Aile içi şiddet veya travma geçmişi söz konusuysa
Çocuğun ebeveynlerden biriyle kalmak istemediğine dair beyanı varsa
Kartal Aile Mahkemesi gibi yoğun dava trafiğine sahip yerlerde, mahkemeler çocukların yüksek yararı doğrultusunda, pedagojik gözlem ve psikolojik değerlendirme talebinde bulunarak süreci daha sağlıklı yürütmeyi hedefler.
Bu tür raporlar genellikle şu kaynaklardan alınır:
Aile Mahkemesi tarafından atanan adli psikolog veya psikiyatristler
Sosyal Hizmet Uzmanları
Çocuklar için rehberlik servisleri
Gerekirse Adli Tıp Kurumu psikiyatri dairesi
Mahkeme, tarafların ruhsal dengeleri ve çocukla olan ilişkilerini tarafsız bir gözle değerlendirebilmek için bu raporları dikkate alır.
Psikolojik raporlar, velayet konusunda karar verilirken belirleyici olabilir. Raporlarda:
Hangi ebeveynin çocuk için daha güvenli bir ortam sunduğu
Çocuğun hangi ebeveyne daha bağlı olduğu
Ebeveynler arasında çocuğa zarar verebilecek psikolojik sorunların olup olmadığı
gibi unsurlar yer alır. Çocuğun velayeti konusunda en çok dikkat edilen hususlardan biri, onun ruhsal sağlığını koruyacak bir ortamın sağlanmasıdır.
Taraflardan biri mahkemenin talep ettiği psikolojik değerlendirmeye katılmayı reddederse, bu durum dava sürecini olumsuz etkileyebilir. Mahkeme, mevcut bilgiye göre karar vermek zorunda kalır ve bu da tarafın aleyhine sonuç doğurabilir.
Bu bölgelerde aile mahkemeleri:
Gerekli görürse tarafları veya çocukları psikolojik gözlem için belirli kamu kurumlarına yönlendirebilir.
Adli Tıp Kurumu ya da Sosyal Hizmetler aracılığıyla detaylı değerlendirme yapılmasını talep edebilir.
Özellikle velayet ve şiddet iddialarında psikolojik raporları delil olarak kabul ederek kararını bu çerçevede şekillendirir.
Boşanma davası gibi karmaşık davalarda psikolojik raporlar, mahkemenin kararını doğrudan etkileyen önemli araçlardır. Tarafların ruhsal dengesi, çocuğun duygusal ihtiyaçları ve aile içi dinamikler hakkında objektif bilgi sunar. Bu nedenle böyle bir değerlendirmeye ihtiyaç duyulan durumlarda, süreç hakkında doğru yönlendirme almak önemlidir.