Kartal Avukat
Boşanma davası sadece eşlerin evlilik birliğini sonlandırmasıyla sınırlı kalmaz; kimi durumlarda taraflardan biri, diğerinin kusurlu davranışları nedeniyle maddi zarara uğradığını ileri sürerek tazminat talebinde bulunabilir. Bu tür taleplerin kabul edilebilmesi için zararların somut ve ispatlanabilir şekilde tespit edilmesi gerekir.
Kartal ve İstanbul Anadolu Yakası gibi büyük şehirlerin adliyelerinde görülen boşanma davalarında, maddi zarar tespiti konusunda bilirkişi raporları, banka kayıtları ve delil niteliğindeki belgeler sıklıkla kullanılır.
Maddi zarar, eşin diğer eşin kusurlu davranışı nedeniyle ekonomik olarak zarara uğramasıdır. Bu zararlar genellikle:
Evlilik sürecinde yapılan maddi katkıların karşılıksız kalması
Meslekten uzaklaştırma veya çalışmanın engellenmesi
Mal rejiminde haksız kayba uğrama
Aile şirketine yapılan yatırımların karşılık bulmaması
gibi nedenlerle ortaya çıkabilir.
Türk Medeni Kanunu’na göre, boşanmaya sebep olan olaylarda kusursuz veya daha az kusurlu taraf, diğer eşten maddi tazminat talep edebilir. Bu talebin dayanağı:
Zararın varlığı
Kusur ispatı
Boşanma ile doğrudan bağlantı
olmalıdır.
Boşanma davasında maddi zararların tespiti için taraflar tarafından sunulabilecek bazı deliller şunlardır:
Banka hesap hareketleri (ortak hesaptan tek taraflı çekim vb.)
Senet, fatura, kredi dekontları
Tapu kayıtları ve araç alım-satım belgeleri
Bilirkişi raporları
Tanık beyanları (maddi katkının tanıklığı)
Özellikle Kartal Aile Mahkemeleri'nde görülen davalarda, mahkeme gerekli gördüğü durumlarda bilirkişi ataması yaparak zarar miktarını belirlemektedir.
Boşanma ile birlikte gündeme gelen mal paylaşımı, evlilik süresince edinilen malların bölüşümünü düzenler. Ancak maddi tazminat talepleri, mal rejiminden bağımsız, kişisel ekonomik kayıplar üzerinden değerlendirilir.
Örneğin: Eşin işten ayrılmaya zorlanması, kişisel bir kariyer kaybına neden olmuşsa, bu durum maddi zarar olarak değerlendirilebilir.
Boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 1 yıl içinde maddi tazminat talebinde bulunulmalıdır. Bu süre geçtikten sonra dava açmak mümkün değildir.
Bu bölgelerde görülen boşanma davalarında:
Davacı taraf, çoğunlukla ortak yatırımlara yapılan katkılarının karşılık bulmaması nedeniyle maddi zarar iddiasında bulunmaktadır.
Mahkemeler ise özellikle banka kayıtları, fatura ve şahitler gibi somut verilere dayanarak karar vermektedir.
Uzun evliliklerde eşin çalışma hayatından uzak kalması da önemli bir zarar gerekçesi olarak kabul edilmektedir.
Boşanma sürecinde maddi zarar iddiasında bulunmak ciddi bir hukuki dayanak gerektirir. Tazminat taleplerinin karşılık bulması için zararların somut belgelerle desteklenmesi şarttır. Bu nedenle süreç öncesinde hukuki danışmanlık alınması büyük önem taşır.