Kartal Avukat
Miras hukuku, vefat eden kişinin malvarlığının yasal veya atanmış mirasçıları arasında adil bir şekilde paylaştırılmasını düzenler. Ancak uygulamada bazı mirasçılar, diğerlerinin bilgisi veya rızası dışında haksız pay alımı yoluna gidebilir. Bu durum genellikle mirasın gizlenmesi, mal beyanının eksik yapılması, muvazaalı (danışıklı) satışlar ya da vasiyetnamenin kötüye kullanılması gibi yollarla gerçekleşir. Miras hakkı zedelenen kişiler için hukuken başvurulabilecek dava yolları mevcuttur.
Muris muvazaası (danışıklı satış)
Mirasın saklanması (tenkis davasına konu olabilecek mal gizleme)
Sahte belgelerle veya baskı yoluyla düzenlenen vasiyetnameler
Terekenin eksik gösterilmesi
Tapuda yapılan usulsüz işlemler
Bu tür durumlarda mağdur edilen mirasçıların, miras hakkını korumak için belirli süreler içinde hukuki yollara başvurması gerekmektedir.
Miras bırakan kişi (muris), bazı taşınmazları satış gibi göstererek gerçekte bağış yapmışsa, bu işlem diğer mirasçıların haklarını ihlal eder. Bu durumda muris muvazaası gündeme gelir. Haksız şekilde pay alan mirasçıya karşı, taşınmazın tapusunun iptali ve terekeye iadesi için dava açılır.
Yetkili Mahkeme: Taşınmazın bulunduğu yer Asliye Hukuk Mahkemesi
Zamanaşımı: Bu dava için belirli bir süre sınırı yoktur, ancak mirasın açıldığı tarihten itibaren öğrenilen andan itibaren makul sürede açılmalıdır.
Miras bırakan kişi, yasal mirasçıların saklı paylarını ihlal eden bağışlamalar yaptıysa, bu durumda tenkis davası açılabilir. Bu dava ile yapılan bağışların iptali değil, saklı pay kadar kısmının iadesi istenir.
Saklı Pay Sahipleri: Altsoy (çocuklar), anne-baba ve sağ kalan eş
Süre: 1 yıl içinde açılmalıdır. Bu süre, mirasçının bağışlama işlemini ve kendisinin saklı payının zedelendiğini öğrendiği andan itibaren başlar. En geç mirasın açılmasından itibaren 10 yıl içinde dava açılması gerekir.
Eğer terekeye ait mallar gizlenmişse ya da bazı mallar mirasçılardan saklanıyorsa, mirasçılar bu malların tespiti ve tekrar terekeye dahil edilmesi için veraset davası kapsamında tereke tespiti davası açabilir.
Vasiyetnamenin geçersizliği gerekçesiyle iptal davası
Ehliyetsizlik, aldatma, korkutma veya başka bir hukuka aykırılık varsa, bağış veya satış işleminin iptali davası
Bu tür davalarda başarı şansı; tanık ifadeleri, tapu kayıtları, yazılı belgeler, bilirkişi raporları ve banka dökümleri gibi delillerin niteliğine bağlıdır. Özellikle muris muvazaası davalarında, murisin satış işlemine ilişkin gerçek iradesinin ispatı büyük önem taşır.
Miras davalarında arabuluculuk zorunlu değildir. Ancak taraflar isterse, mahkemeye gitmeden önce ihtiyari arabuluculuk sürecine başvurabilir.
Özellikle İstanbul Kartal, Kadıköy, Bakırköy, Üsküdar gibi bölgelerde miras paylaşımı nedeniyle aile içinde anlaşmazlıklar sık yaşanır. Bu nedenle hak kaybı yaşamamak için miras hukuku alanında deneyimli bir avukatla hareket etmek önemlidir. Avukat, haklarınızı belirlemede ve süreci doğru şekilde yönetmede size rehberlik eder.