Kartal Avukat
Boşanma sonrası ya da evlilik dışı doğan çocuklarda en çok karşılaşılan hukuki konulardan biri velayet hakkıdır. Velayet, çocuğun eğitimi, sağlığı, korunması ve bakımıyla ilgili tüm kararları verme hakkıdır. Ebeveynler arasında uyuşmazlık yaşandığında ise bu hakkın kime verileceğine aile mahkemesi karar verir.
Velayet, reşit olmayan çocuğun temsil edilmesini, eğitimini, bakımını ve korunmasını kapsayan bir haktır. Türk Medeni Kanunu'na göre velayet, evli ebeveynlerde birlikte; boşanma veya ayrılık durumunda ise mahkeme kararı ile bir ebeveyne verilir.
Velayet davası aşağıdaki durumlarda açılabilir:
Boşanma Davası ile Birlikte: Velayet, boşanma davası sırasında talep edilebilir.
Boşanma Sonrası Değişiklik Talebi: Mevcut velayet kararının değiştirilmesi için yeniden dava açılabilir.
Evli Olmayan Ebeveynler Arasında: Çocuğun doğumu sonrası velayet davası açılabilir.
Velayet değişikliği istenmesi için haklı ve hukuki gerekçeler gerekir. Bunlar:
Çocuğun üstün yararının zarar görmesi
Mevcut ebeveynin çocuğa bakmaması, ilgisizliği
Maddi ve manevi kötü muamele (şiddet, ihmal)
Yeni evlilik, taşınma veya yaşam koşullarının olumsuz etkisi
Çocuğun yaşının büyümesi ve tercih hakkının oluşması
Psikolojik, pedagojik değerlendirmelerle desteklenen durumlar
Dava Dilekçesinin Hazırlanması: Profesyonel bir avukatla birlikte, gerekçeleri içeren dilekçe hazırlanır.
Delillerin Sunulması: Tanık beyanları, okul kayıtları, sağlık raporları vb.
Çocuğun Dinlenmesi: 8 yaşından büyük çocukların beyanı dikkate alınır.
Sosyal İnceleme: Mahkeme, uzman eşliğinde aile yapısını değerlendirir.
Karar: Hakim, çocuğun menfaatini gözeterek karar verir.
Kartal ve çevresinde görülen velayet davalarında, çocuğun yararına uygun, hızlı ve etkili bir süreç yürütmek için uzman bir aile hukuku avukatıyla çalışmak çok önemlidir. İstanbul Anadolu Adliyesi’nin bulunduğu Kartal'da, hukuk büromuz hem dava hem de danışmanlık aşamalarında yanınızdadır.
Genellikle 4-8 ay arasında sonuçlanır, ancak dosyanın yoğunluğuna göre değişebilir.
Mahkeme çocuğun yaşını değil, menfaatini esas alır. Ancak 8 yaş üzeri çocukların beyanı dikkate alınır.
Kararın dayanağını oluşturacak tanık ifadeleri, okul/psikolojik raporlar, fotoğraflar, yazışmalar vb. deliller önemlidir.