Kartal Avukat
Günümüzde ekonomik ilişkilerin karmaşık hale gelmesiyle birlikte, borç-alacak uyuşmazlıkları da artmaktadır. Alacaklı taraf, çoğu zaman icra takibi başlatarak alacağını tahsil etmeye çalışır. Ancak borçlu olduğunu düşünen kişi, bazı haklara sahiptir. Özellikle haksız, zamanaşımına uğramış ya da hiç var olmayan bir borç için yapılan takipler, borçlunun mağduriyetine neden olabilir. Bu nedenle alacaklı tarafından başlatılan icra takibine karşı nasıl bir savunma yapılması gerektiği, hukuki açıdan son derece önemlidir.
Bu içerikte, alacaklı tarafından başlatılan icra takibine karşı hangi savunma yollarının bulunduğu, nasıl itiraz edileceği ve bu süreçte Kartal ve İstanbul Anadolu Adliyesi çevresindeki avukat desteğinin önemi açıklanmaktadır.
İcra takibi, alacaklının borçludan alacağını tahsil etmek için icra müdürlüğü aracılığıyla başlattığı yasal işlemdir. İcra takibi genel olarak şu şekilde başlar:
Alacaklı, borçluya karşı ödeme emri gönderir.
Borçlu bu ödeme emrine karşı yasal süresi içinde itiraz etmezse takip kesinleşir.
Kesinleşen takip sonucunda haciz işlemleri başlatılabilir.
Borçlu, ödeme emrini aldıktan sonra aşağıdaki savunma yollarına başvurabilir:
Borçlu, ödeme emrine karşı 7 gün içinde icra müdürlüğüne itiraz ederek takibi durdurabilir. Bu itiraz:
Borca itiraz (borcun hiç olmadığı veya ödendiği iddiası)
İmza itirazı (belgedeki imzanın kendisine ait olmadığı)
Zamanaşımı itirazı (borcun zaman aşımına uğradığı) gibi gerekçelerle yapılabilir.
Not: İtiraz süresi kesin süredir, kaçırılması halinde haciz işlemi başlayabilir.
Eğer borçlu haksız yere takibe itiraz etmişse, alacaklı itirazın iptali davası açarak takibi devam ettirebilir. Bu durumda borçlu, haksız itiraz ettiği takdirde icra inkar tazminatı ödemek zorunda kalabilir.
Borçlu, borçlu olmadığını ispatlamak istiyorsa icra takibinden bağımsız olarak menfi tespit davası açabilir.
Usule aykırı bir işlem varsa, borçlu icra mahkemesine şikayet başvurusunda bulunabilir. Örneğin; tebliğ usulsüzlüğü, faizin yanlış hesaplanması gibi durumlar buna örnektir.
Borçlu, itiraz veya dava aşamasında şu belgeleri kullanabilir:
Ödeme dekontları
Karşılıklı yazışmalar, e-postalar
Sözleşmeler
Mahkeme kararları
Banka hareket dökümleri
Bu belgeler, borcun var olmadığını veya sona erdiğini ispatlamak açısından önemlidir.
İcra hukukunda süreler çok kısadır ve şekil şartları sıkıdır. Yapılacak en küçük hata, hak kaybına neden olabilir. Bu yüzden icra takibine maruz kalan kişilerin şu nedenlerle bir avukattan hukuki destek alması önerilir:
Süre kaybı yaşamamak
Doğru savunma yolunu seçmek
Etkili belge ve delil sunmak
Haksız takipten kurtulmak
Alacaklı tarafından başlatılan icra takibi her zaman haklı olmayabilir. Bu nedenle ödeme emri geldiğinde zamanında ve etkili şekilde itiraz etmek, hakkınızı korumak adına kritik önemdedir. Haksız bir takiple karşı karşıyaysanız veya borcunuz olmadığını düşünüyorsanız, bir icra avukatına danışarak yasal sürecinizi sağlam temellere oturtabilirsiniz.